Çalıştığım
kurumun sunduğu bir eğitim seçeneğiydi “ Beyin ve İletişim “ (Sosyal Beyin) . Seçerken , bu da ne acaba , bir bakmakta
fayda var diyerek özgür irademle seçtiğimi söylemeliyim
öncelikle . O popüler “klişe” kişisel gelişim eğitimlerden biri midir diye de düşünmedim
değil ?
“Beyin
nöronları ( hücreleri ) cayır , cayır yandı” gülüm keten helva.
Beyin
de “ yüz milyar “ hücre olduğunu
öğrenerek başladık . Pe tabi bu durumda bende ki tepki “
Vay be , çokmuş ulan ! “ şeklinde. Eh öğrenmeye başlayoruz usul usul ...
Bu arada "beyin" eğitimine gelmişiz ya , eh o halde "çalıştır saksıyı" diye
farkında olmadan komutu göndermişiz abiye . Akılda tabi
onlarca klişe soru dolanıp duruyor . Eh ne de olsa beyin bu , tüm makinenin patronu . Hatta öyle ki "Ben, Ben miyim ( o da neyse ) , yoksa beyin mi Ben ? " en merak
ettiğim sorulardan biri . O mu beni , ben mi onu yönetiyorum bir
başkası ? Çok alkol alırsam beyin
hücrelerim ölür mü ? Sigara ve beyin ilişkisi nedir ? ( En kritik sorum bu şüphesiz, Ama üstad ile
sigara molasında buluşunca , soru önemini yitirdi tabi ) Alzaymır olmamak için bulmaca çözmek çözüm mü
? Var Allah var , uçuşup duruyorlar …
Bir kere
eğitmenimiz bu konuya kafayı yormuş
besbelli, belli ki tek günlük bir eğitim içinde sıkıntılı , zaman dar vesselam
beyinleri yakmak gerek !
Öncelikle sayın seyirciler değerli konuklar bu beyin , yanı sayın Beyin , biz ya da ben değil . Biz
biziz , o ise sadece bir organ . Nasıl kalp, akciğer , dalak , böbrek her an
hayatımızı karartacak kadar ya da hayat kaynağı olarak önemli ise bu arkadaş da bizim için bir o kadar önemli .
Eh o halde önce klişelerden ve önyargılardan sıyrılarak ( bu
benim algım ) onu tanımamakla işe başlamak gerekir ki , eğitmenimiz de bunu
yapıyor . Önce bu organın (cihazın) ne
olduğunu , nasıl çalıştığını anlatıyor ve
onun nasıl sağlıklı kalabileceğini , dolayısı ile yaşam sürecimiz içerisinde nasıl daha uzun süreli
ve etkin kullanabileceğimizin ip uçlarını veriyor .
Önce kendi malını tanı
Dolayısı
ile sonra işi biraz özele indirgeyip
sendeki/bendeki beynin ne olduğu kısmına giriyoruz , bilinen bazı klişeler herkesin
merak ettiği sorular pek tabi ,neticede katılımcı kitleyi de doyurmak lazım . “ Sağ beyin , sol beyin “ baskın
olan ne , özellikleri ne ? “ Aaa bak ben
sağ , sen sol , a ha bak ne kadar da beni anlatıyor ! “ diye şaşkınlığa düşmemiz lazım ki , öncelikle
eğitimin hakkını önce bir kendimizce verelim " İşte bu iyi eğitim ha dostum " . Tatmin duygusu olmadan biz bu eğitime belki de soğuk
bakacağız ne malum. Zaten işin sonunda da anlıyoruz ki bu beyin denilen arkadaş
zaten bir "konformist" ve bir “ haz” müptelası ki o da ayır konu , neyse . Ben
mesela sağ beyni baskın bir adam olmam gerekirken ( Her insanın doğuştan öyle
olduğunu öğreniyoruz bu arada )
şimdilerde hem sağ hem solu neredeyse eşit kullanıyorum
diye çıkıyor testlerim . Düşünüyorum da
, yıllar benden neler de alıp götürmüş , aslan gibi sağ beynimi
kullanmak yerine sol beyinli bir adam olup çıkmışım biraz da mizahi bir iç
burkulması ile . Sonra düşünüyorum “ sol” daima iyidir diye ,
sonuçta kaldırımsız bir yolda , soldan
yürümek doğrusudur şüphesiz diye . Ne de olsa
asfalt ve otoban bir yol değildi bizimkisi başlangıçta . Sol
zaten bilirsiniz ki hep korkulan , zor
olan ve istenmeyendir . Dolayısı ile ancak çalışarak ulaşılabilecektir bir kısımımız bu beceriye. Her ne kadar konuyla alakasız gibi görünse de bu
anlamı da benim için manidar bir tespit
oluyor şüphesiz . Birden sevdiğimi anlıyorum bu “ Sol Beynimi “
Ha , birde dişi-erkek beyin ayrımı var ki ( her ne kadar cinsiyetten bağımsız bir ayrım ve özellik olarak vurgulansa da , yine de ister istemez iş cinsiyetçi bir noktaya espirilerle de olsa kaydı ) dişi - erkek olgusuyla , bu iki baskın beyin arasında çarpıcı farkları ve bunun bilinmezliği durumunda iletişimde nasıl facia sonuçların ortaya çıkabileceği ya da işlerin ne kadar kolay çözülebileceğini görümek de mümkün olabildi . Sonuç da sen de beyninin dişi mi , erkek mi olduğunu , elindeki işaret ve yüzük parmaklarının boylarından ölçebilirsin . Yüzük uzunsa erkek , işaret uzunsa dişi , işte hepsi bukadar kolay , gerisi sana kalmış . Sonuç ne derseniz , ideal olanı, sağ ya da sol , dişi ya da erkek beyin olsun , her ikisini de birbirine yakın noktaya getirmek , zaten uğraş çaba ve çalışmalarda aslında bunları dengelemek üzerine yoğunlaşıyor ...
Ha , birde dişi-erkek beyin ayrımı var ki ( her ne kadar cinsiyetten bağımsız bir ayrım ve özellik olarak vurgulansa da , yine de ister istemez iş cinsiyetçi bir noktaya espirilerle de olsa kaydı ) dişi - erkek olgusuyla , bu iki baskın beyin arasında çarpıcı farkları ve bunun bilinmezliği durumunda iletişimde nasıl facia sonuçların ortaya çıkabileceği ya da işlerin ne kadar kolay çözülebileceğini görümek de mümkün olabildi . Sonuç da sen de beyninin dişi mi , erkek mi olduğunu , elindeki işaret ve yüzük parmaklarının boylarından ölçebilirsin . Yüzük uzunsa erkek , işaret uzunsa dişi , işte hepsi bukadar kolay , gerisi sana kalmış . Sonuç ne derseniz , ideal olanı, sağ ya da sol , dişi ya da erkek beyin olsun , her ikisini de birbirine yakın noktaya getirmek , zaten uğraş çaba ve çalışmalarda aslında bunları dengelemek üzerine yoğunlaşıyor ...
Beyinsizsiniz
İroni her yerde o yüzden bu başlığı nereye çekerseniz o ! Günün sonunda ki yegane sonuç da zaten bu . Her iki yönüyle de . Yani sonuçta ya “ Beyin Sizsiniz” ya da “beyinsizsiniz”e gelip bağlıyorum konuyu . İkinci kısmını “ Kalpsiz”, “Ruhsuz”,”Dalaksız” . gibi benzetmelerle söylemek de abes olacak şüphesiz ama söylüyorum işte . Ama işte “ Beyin burada cayır cayır yanıyor” . Ne yapacağız şimdi bu BeyinSizsiniz ve beyinsizsinizler arasında . Eh zaten hal ve gidişat da bunu kanıtlamıyor mu ? Her neyse konudan sapmayalım , devreleri yakmayalım. Kıssadan hisse , siz siz olun “ Beyin-siz olun “ diyerek bağlayalım
Eğitimden
(Ç)aldığım notlardan
Dikkat her şeydir , Dikkat yoksa , dikkat etmiyorsan , beyin
boşa çalışıyor ,işe yaramıyor, gerisi gazel
Neye odaklanırsan , onu görebilirsin , dolayısı ile algını
sürekli açık tutma becerini, yani dikkat becerini yükseltmen gerekir .
"Nöroplasite" kavramı nedir , araştır bak , öğren .
Geliştirilebilir unsurlar üzerine çalış
Sağ-Sol beyin dengesi önemlidir . Dolayısı ile bunu
geliştirmek gerekir .
Çok acayip egzersizler var . Biz eğitimde topluca yaptık .
Sokakta veya iş ortamında veya bir yerlerde yapsanız , işiniz biraz zor size “
Beyinsizsiniz” gibi “ bön bön “ bakarlar . Ama çok eğlenceli ve komik tarafı
bile farklı bir şey olduğunu anlatmaya
yeter . Bakın araştırın derim .
Bir kere “rutin” beyni tembel ve işlevsiz yapıyor . Stabil
yaşam tarzını terk et , her an her yerde , yapamıyorsan bile , günlük mutlaka
en az birkaç zaman aralığında her zaman
yaptığından farklı bir şey yap .Mesela
farklı yoldan yürü , dişini ters elinle fırçala , ters elinle her gün bir cümle
yaz vs vs. ( Araştırın)
( Kişisel notum : Sık
sık rutin dışı değişiklikler yap ve sürdürülebilir kıl. Sürekli yapılan şeyler
alışanlığa dönüşür . Örneğin sürekli bulmaca çözerek alyazmırı yenemezsin, kendini ,
babanı veya anneni de kandırma . )
Farklı konular da oku
( farklı tip ve içerikte kitap-makale), izle ( tarzın olmayan bir film-dizi- tiyatro), Spor ( Örneğin körling yapmayı dene ) vb .
Beyin organdır . Her organ çalıştıkça egzersiz yaptıkça
güçlü ve uzun ömürlü kalır . Yani hareket etmek , spor yapmak nasıl beden
sağlığı için öneriliyor ise aynı şekilde
beyninde bundan farkı yok , aynı şeylere ihtiyacı var .
"Brian Gym" i araştır , öğren uygula .
Bazı egzersizler :
Enerji egzersizleri , Gevşeme
egzersizleri , Odaklanma Egzersizleri , Çaprazlama Egzersizleri
Beyinin zaman kavramı : Şimdiki zaman ve geniş zaman sever .
ÇABALA ! DEVAMLI ÇABALA
“Hmm “ hesabı tüyolar
Soru sorarken “Gerçekten almak istediğin cevabın “ sorusunu
sor . ( Sigara – İncil – Papaz hikayesi )
Beden dilinde “ Aynalama” yapmayı öğren . Rol Modellerini
düşün , çocukluğunun kıymetli özelliklerini keşfet .
Öğrenme ve çalışma alışkanlıkları çocukluk evresinde 8-12 yaş arasında olur biter ( geçmiş olsun !)
Beynini her gün şaşırt ( Bak dikkat , kendini demiyorum ,
beynini . ) Sen , sensiz unutma , Beyinsensin, onu şaşırt ! Hem de her
gün !
Okunacak birkaç kitap
önerisi
John Medina – Beyin Kuralları İncognito-Beynin Gizli Hayatı
Maria Konnikova - Sherlock Holmes Gibi Düşünmek
Oyun
Set Sudoku
Kendoku
Müzik
Albüm :
Emerson,
Lake, and Palmer - Brain Salad Surgery
Ve bir şarkı :
Eh tabi tüm bunların sonunda beyni biraz serin tutmak gerek gari diye düşündüm ve size Bulutsuzluk Özlemi’nin bu şarkısı ile veda edeyim dedim ...
“Sabah oldu kalktım,
Elim bosa
gidiyordu.
Gitarımın
alt teli kopmus,
Arayıp
bulamıyordum.
Aklımı
tutamadım, kafatasımdan
Uçtu uçtu.”
Eğitmenimiz Sayın Şafak Demirel ‘e teşekkürlerimle...
Aylak Adam
Haziran
Başları 2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder